Bir başarıyı yakalamak zordur ama seviyeyi düşürmemek daha zor…
Bir ilişkiyi başlatmak da kolay değildir belki ama devam ettirebilmek daha zor…
Diyet yapıp zayıfladınız belki ama kilonuzu korumak daha zor…
Sizi üzen arkadaşınızdan uzaklaşmayı başardınız ama özleminizle başetmek daha zor…
Evinizi köşe bucak bir güzel temizlediniz ama dağıtmamaya çabalamak daha zor…
Kısacası, birşeyleri başlatmak ya da bitirmek, yani yeni kararlar almak kolay da, kararlı olmayı sürdürebilmek zor…

Çocukların kendilerini iyi hissetmek için ihtiyaç duydukları temel yaklaşımlardan biri sürekliliktir. Ritmik ve düzenli bir hayat, çocuğa kendini güvende hissettirir. Yetişkin hayatımızda da öyle değil miyiz? Maaşımızın her ayın belli gününde verilmesi, her akşam aynı evin kapısından girebilmek, arkadaşlarımızın bir yere eğlenmeye giderken her zaman bizi de unutmaması, her evlilik yıldönümünde eşimizin sürprizleri, her sabah bir bardak çay içerek güne başlamak… Tüm bu ritüeller iyi gelir, değerli, önemli, güvende hissederiz hayatın içinde kendimizi. Bu yüzden sürdürebilmek önemlidir. Varlığımızı hissetmek ve başkalarının da bunun farkında olduğunu bilmek, en doğal hakkımız ve ihtiyacımızdır.

Hayatımızı ciddiye almak, neleri sürdürmeye, neleri sonlandırmaya ihtiyacımız var, bunu değerlendirebilmek mümkündür. Gelişigüzel yaşanan günler, gelişigüzel bir geleceğe uzanır. Ama işlevsel olan, yararlı olan, ritmik olan, devamlılığı olan her şey bize can katar, durgunluk yerine hareketlilik, tıkanma yerine akışkanlık hayatımıza yön verir.

Sürdürebilmek, bir şeyi bırakamamak değildir. Gerektiğinde vazgeçebilmeliyiz. Ama bir rotamız, bir stratejimiz varsa yeni yöntemlerle yola devam edebiliriz. Sürdüreceğimiz şey, yeniden deneme arzumuzdur, merak etmeye devam edebilmemizdir.

Çocuğunuz bu öğretmenle mutlu değilse, kendini ifade etmede engellenme yaşıyorsa, o sınıfta kalmayı sürdürmesin, siz en uygun sınıfı aramayı sürdürün.
Eşinizle anlaşma yollarınız tıkandıysa, çözüm üretemiyorsanız, bu kadarmış demeyin, daha kaliteli iletişim için bir çare aramayı sürdürün.
Yaptığınız işe, mesleğinize bağlılığınız kalmadıysa, severek çalışmıyorsanız kaderinize razı olmayın, başka seçenekler var mı, bu yaşta, bu şehirde, bu imkanlarla neler yapabilirsiniz, araştırmayı sürdürün.

Ama daha önce, elinizde olanları değerlendiriyor musunuz sahiden, imkanlarınızı zorluyor musunuz sürdürmek ve başarmak için yoksa hemencecik vaz mı geçiyorsunuz, iyi düşünün.
Sürdürebilmek için çabalamak zor gelebilir ama zorlanmadan gelişme ve değişim olabilir mi? Kalıcı ve doyurucu bir sonuç elde etmek için biraz sabretmek, beklemek gerekmez mi?

Sürdürmek ile sürüklemek arasındaki farka dikkat edin sadece. Sürüklenen bir şeyi sürdürmeyin. Amaçlı, planlı bir süreklilik ve gerektiğinde yeni basamaklara geçmek iyidir ama sürükleyerek değil…

Özden Yılmaz Bilgin
Psikolojik Danışman/Aile Terapisti